10 Ocak 2022 Pazartesi

KÖPEK SAHİBİ İÇ DENETÇİLER İÇİN ARAÇ VE TEKNİKLER

 

Bu yazı, henüz iki aylık bir yavruyken ailemize katılan ve şu anda on altı aylık bir “genç” olan köpeğimiz ile birlikte öğrendiklerim hakkında. Burada yayımlanmasının nedeni ise, bir iç denetçi olarak sahip olduğum bilgilerin, bu süreçte sağladığı katkıları görmem ve faydalı olacağını düşündüğüm bilgileri paylaşmak istemem sanırım.

Köpekleri her zaman çok sever, bir hatta birkaç köpekle birlikte yaşamayı hayal ederdim. Mesleği denetim olan biri için gerçekleştirmesi güç bir hayaldi. Emeklilikte yapılacaklar listesinin en başına yerleştirmiştim. Ama hayat gerçekten sürprizlerle dolu. Birdenbire hepimizin gündemine oturan pandemi ve beraberinde gelen kapanma, uzaktan çalışma, esnek çalışma gibi tedbirler, yıllardır beklediğim fırsatı yarattı. (Risk, tehditlerle birlikte fırsatları da barındırıyor gerçekten!) Evde geçirdiğimiz bu süre, yavru bir köpeğe temel alışkanlıkları kazandırmak ve birbirimize alışmak için harika bir dönem oldu.

Bir köpek sahibi olma kararı verdiğimizde (eşim son ana kadar çekimserdi ama kızım ve ben kararlıydık), bizim de ilk aklımıza gelen “sahiplenmek” oldu. Ancak köpek bakımı konusundaki tecrübesizliğimiz nedeniyle cesaret edemedik. Alışkanlıkları oturmuş veya travma geçmişi olan bir köpekte davranış değişikliği sağlamak için gereken yetkinliğimiz yoktu (Evet iç denetçiler sadece yetkin oldukları konulardaki görevleri üstlenmeli!). Hem bizim hem köpeğin huzur ve mutluluğu için, evimize, yaşam ritmimize uygun bir seçim yapmalıydık. Bu nedenle hemen ön çalışmaya başladım. Köpek ırklarının antrenman ihtiyacı, beslenme ve barınma kaynağı yönetimi gibi pek çok özelliklerini de içerecek şekildeki araştırmalarım sonucunda bir karar verdik ve 30.11.2020 tarihinde “Joy” ailemize katıldı. Böylece saha çalışması aşamasına hızlı bir geçiş yaptık. Ve sonuçların bildirimi:

  • ·  İlk dört ay en zorlu dönemdi. Tuvalet alışkanlığı, beslenme alışkanlıkları ve temel kuralların yerleştiği bu dönemde, tüm aile bireylerinin sabırlı, kararlı ve hoşgörülü olması çok önemli. Tüm sevimliliği de üzerinde olduğu için istisna yapmak isteyenler olabiliyor. Bu da köpeğin kafasını karıştırıyor (Her zaman olduğu gibi kontrollerin tutarlı bir şekilde uygulanması gerekli).
  • ·   Aşı takvimi tamamlanmadığı için dışarıya çıkaramadığınız bu dönemde, antrenman ihtiyacını da evde karşılamanız gerekiyor. Enerji dolu bir bebeği oyalayabilmek için yaratıcılığınızı kullanmanız lazım. Yoksa kemirilmiş eşyalar, yenmiş çoraplar, terlikler, kablolar ile karşılaşmak olası. At getir, çekiştirme, sakla bul oyunları, tasma ve kayış alıştırmaları, kemirme çubukları çok işe yarıyor. Yine bebeklik döneminde, sorularınıza hemen yanıt alabileceğiniz, kolay ulaşılabilir bir veterineriniz olması hayat kurtarıyor.
  • ·         Aynı dönemde, riske açıklığı yüksek olduğu için yakın gözetime ihtiyaç duyuyor, evde yalnız bırakamıyorsunuz. Ama bir yandan da güvenli bağlanmayı öğrenmesi gerek. Bu nedenle evden çalıştığımız dönemde, 10-15 dakika gibi ile başlayıp, giderek uzatarak, “gitseler bile geri dönerler” duygusunu oluşturmayı başardık. Ayrılışımızı ve dönüşümüzü doğal bir süreç olarak algılaması için, vedalar ve kavuşmalar sırasındaki duygularımızı kontrol altında tuttuk (Ki bu oldukça güç, eve döndüğünüzde o kadar mutlu ve heyecanlı oluyor ki, buna kendi etrafında dönerek ettiği danslar ve çıkardığı teslimiyet sesleri de dahil !)
  • ·         Sonunda aşılar tamamlanıp dışarıya çıkmaya uygun hale geldiğinizde, yeni bir sayfa açılıyor. Yürüyüş yönetimi, yerden yemenin engellenmesi, sahipli diğer köpekler ve sokak köpekleri ile etkileşim, diğer insanlar ve çocuklar ile karşılaşma gibi pek çok yeni gündem ekleniyor yaşamınıza.
  • ·         Bu arada köpek eğitimi ile ilgili çok sayıda kitap, video, eğitim vs. mevcut. İnternet her zaman olduğu gibi temel başvuru kaynağı ama bilgiyi güvenilir kaynaktan almak için iyi araştırmak gerekiyor.
  • ·         Biz köpek beden dili ile ilgili bir başlangıç eğitimine katıldık. Çok faydasını gördük. Pek çok davranışı yanlış yorumluyormuşuz meğer. Sadece kendi köpeğimizin değil dışarda karşılaştığımız köpeklerin beden dillerini de algılamaya başladık.
  • ·         Benim temel başvuru kaynaklarım Köpek Koleji[1]  ve Kral Köpek Ailesi[2]  oldu bu süreçte. Kendilerinden çok şey öğrendim, öğrenmeye de devam ediyorum. Her öğrendiğimi uyguladığımı söyleyemem elbette, sezgilerimle hareket ettiğim zamanlar da oluyor ama genel çerçeveyi öğrendiğimi düşünüyorum.
  • ·    Nihai hedef “Sürü Lideri” veya “Yönetici Köpek” olmayı başarmak. Aksi halde bizim yarattığımız boşluğu köpeğimiz dolduruyor ve üstlenmemesi gereken sorumluluklar alıyor. Yönetici köpeğin, hareket başlatma ve hareket bitirme, sürüyü güvende ve dengede tutma, olayları olmadan önce engelleme becerisi şeklinde sıralanan özellikleri, iş hayatımızda aşina olduğumuz kavramlara çok benziyor, bu nedenle öğrenmekte pek zorlanmadım. Olayları olmadan önce engelleme becerisi örneğin, bizim çok iyi bildiğimiz “risk yönetimi” aslında. Eve gelen misafir, karşınıza çıkan bir kedi, parktaki bir tavuk kemiği, yağmurlu hava, sokak köpekleri vb. nedenlerle yaşanabilecek riskleri, uygun stratejiler ile yönetebilmek gerekiyor.
  • ·      İlk hevesle ben de yavru köpeğime çeşitli numaralar öğrettim, otur, yat, pati ver, bekle vs. gibi. Bu süreçte onun zeka gelişimine katkıda bulunduğumu filan sanıyordum. Öyle olmadığını öğrendiğim an bunların tamamını bıraktım tabi. Örneğin, köpekler kararsız kaldıklarında bir patilerini havaya kaldırıyorlar. Patisini her kaldırdığında ödül vererek, köpeğime kararsız kalmanın ödüllendirilmesi gereken bir durum olduğunu öğretmişim aslında. Şu anda “bekle” dışında kullandığım bir komut yok.
  • ·    Bir yürüyüş rotası oluşturmak çok önemli. Çünkü rota üzerinde bizi nelerin beklediğini büyük oranda biliyoruz, bu da günlük yürüyüşlerimizin daha güvenli olmasını sağlıyor. Yeni rotalar ve keşifleri hafta sonlarına bırakıp, hafta içi güvenli rotadan şaşmıyoruz.
  • ·  İlk zamanlar sokak köpekleri ile karşılaştığımızda çok korkuyor, hemen kucağıma alıp koşuyordum. Bunu asla yapmamalıymışız! Kucağıma alarak ikimizi de çaresiz hedefler haline getiriyormuşum. Şu anda hemen yan dönüyor ve köpeğimi arkama alıyorum. Aslında her durumda, değişkenle köpeğinizin arasına girmeniz gerekiyor, değişken başka bir köpek, araba, bisiklet, kedi veya çocuk olabilir farketmez.
  • ·  Yine her durumda sakin kalmak önemli, çünkü köpekler en çok ani hareketlere reaksiyon veriyorlar. Sokak köpeklerinin sahiplendikleri bir bölgeye yaklaşırken yan dönüp durmak, mekânın sahibi kafasını çevirdiğinde “onay verdiğinde” geçmek gibi kontrol önlemlerini zamanla öğrendim. Umarım hiç öylesi bir durumla karşılaşmayız ama en kötü senaryo durumunda yapılması gerekenleri de bilmek gerek. Bu durumda, bizden çok daha hızlı koştukları için, kayışı çözüp köpeğin kaçmasına fırsat vermek gerekiyormuş, rotayı takip ederek evlerini bulabiliyorlarmış. O nedenle yürüyüşe çıkarken bahçe kapısını açık bırakıyorum.
  • ·       Zaman içinde, “kayışsız dolaştırılan sahipli köpeklerin” yarattığı tehditlerin, sokak köpeklerinden daha büyük olduğunu gözlemledim. Sokak köpekleri, sadece beslenme ve barınma alanlarını sahipleniyor, o bölgeden sakin ve saygılı bir şekilde geçerek riski kontrol edebiliyorsunuz. Oysa kayışsız gezdirilen köpeklerin, ne zaman nerede karşınıza çıkacağını bilemiyorsunuz, bir de yönetici köpek rolünü üstlenmiş bir köpekse, sahibini korumak için çok agresif davranabiliyor. Sahiplerinin tepkileri de genellikle “Korkmayın bir şey yapmaz!” şeklinde oluyor maalesef. Çok ciddi birkaç tecrübemiz olunca, ilave bir kontrol önlemi aldım ve ultrasonik bir cihaz edindim. Yanımda olması, böyle bir durumda sakin kalabilmeme yardımcı oluyor.
  • ·   Özellikle küçük çocuklar, köpekleri çok seviyor, bu çok güzel ama dikkatli olmak gerekiyor. Çocukların heyecanı köpekleri de heyecanlandırıyor hatta korkutuyor. Bence ana sınıflarında, köpeklere nasıl yaklaşılması ya da yaklaşılmaması gerektiği öğretilmeli çocuklara. Ben elimden geldiğince anlatmaya çalışıyorum, koşmadan sakince yaklaş, önce elini uzat koklasın, başına dokunma, yavaşça gövdesine dokunabilirsin gibi.

Birlikte geçirdiğimiz on dört ayın sonuna geldiğimiz bu günlerde, sürümüz büyük ölçüde dengede ve çoğunlukla güvende. Risk yönetimi konusunda da fena değiliz. Hareket başlatma ve bitirme konusuna gelince, “Joy’un insanı olabilmek” için öğrenmeye devam ediyoruz diyelim J

İÇ DENETİME DAİR DOĞRU BİLİNEN DOKUZ YANLIŞ

Yanlış 1.     Denetim ve iç denetim aynı şeydir. Doğru 1. Her denetim faaliyeti, iç denetim değildir. Bir denetim faaliyetinin i...