Biyolojide iki veya daha
fazla canlı türünün tek bir organizma gibi birlikte yaşaması anlamına gelen
simbiyosis kavramı, psikolojide birbirine bağımlı ilişkileri anlatmak için
kullanılıyor. Yürütmekte olduğum danışmanlık görevi için yaptığım araştırmalar
sırasında, anne çocuk sembiyotiği kavramı[1], özellikle
dikkatimi çekti. Ebeveyn ve çocuk arasında, birbirinden farklılaşmaya izin
vermeyen, derin bir ilişkiyi tarifliyordu. Bir anne olarak araştırmaya devam
ettim. Yeni doğan bebeğin tümüyle annesine bağımlı olduğu, anne ve bebeğin
neredeyse tek bedende yaşamaya devam ettiği o ilk dönem, “sağlıklı sembiyotik
ilişki”, çocuğun artık bir birey haline geldiğini kabul edememe ve hala her
türlü kararı onun adına vermeye çalışma durumu ise “sağlıksız sembiyotik ilişki[2]” olarak
adlandırılıyor.
Çocuğun sağlıklı
gelişimini desteklemek için, olumlu bir yardım ilişkisi kurulmasının[3] öneminden
bahsedilirken, ebeveyn olarak aşağıdaki soruları kendimize sormamız tavsiye
ediliyor:
1. Kişi
benden yardım istiyor mu? Evet ise devam...
2. Ben
yardım etmek istiyor muyum? Evet ise devam...
3. Yapılacak
işin %50’sini o yapıyor mu? Evet ise devam...
4. Ben
yardım edecek yetkinliğe sahip miyim? Evet ise devam
Bu soruların hepsinin
cevabının “evet” olması, olumlu bir yardım ilişkisini, bir tanesinin cevabının
bile “hayır” olması ise, sembiyotik ilişki olduğunu gösteriyor ve ilişkinin
yeniden düzenlenmesi gerekiyor. İtiraf etmeliyim, kızımla olan ilişkimde, her
zaman tüm cevaplar evet olmayabiliyor.
Bu sorular bana kızımla
olan ilişkilerim yanında aynı zamanda, bir iç denetçi olarak, iç denetim ve
yönetim ilişkilerini de düşündürdü. Acaba yönetimle olan ilişkilerimizde zaman
zaman aşırı kontrolcü ebeveynler gibi davranıyor ve onlar yerine karar almaya
çalışıyor olabilir miyiz?
İç denetçiler olarak,
aşağıdaki soruları kendimize sormaya ve yönetim ile aramızda sağlıklı bir
danışmanlık ilişkisi olup olmadığını test etmeye ne dersiniz?
1. Yönetim iç denetimden yardım
istiyor mu? Evet ise devam...
Danışmanlık hizmetleri, doğası gereği tavsiye
niteliğindedir ve genellikle yönetimin(müşterinin) talebi üzerine
gerçekleştirilir. Danışmanlık hizmetlerinin nitelik ve kapsamı, müşteri ile birlikte
kararlaştırılır.(Uluslararası İç Denetim Standartları Sayfa 2)
2. İç denetim olarak biz yardım etmek
istiyor muyuz? Evet ise devam...
İç denetim yöneticisi, görevin risk yönetimini
geliştirme, katma değer yaratma ve faaliyetleri geliştirme potansiyelini
değerlendirerek, talep edilen danışmanlık görevlerini kabul edip etmemeyi
düşünmelidir. (Standart 2010.C1)
3. Yönetim, danışmanlık görevleri
üzerine yapması gerekenleri yapıyor mu? Evet ise devam...
Danışmanlık görevleri, kurumun faaliyetlerini
geliştirmek ve onlara değer katmak amacını güden faaliyetlerdir. Danışmanlık
görevlerinde iç denetim önerilerde bulunur, bu önerilerin kabul görmesi halinde
gereken aksiyonları almak yönetimin sorumluluğudur. İç denetim, yönetimle
mutabık kalındığı ölçüde, danışmanlık görevlerinin sonuçlarını izler. (2500.C1)
4. İç denetim olarak yardım edecek
yetkinliğe sahip miyiz? Evet ise devam...
İç Denetim Yöneticisi, iç denetçilerin görevin
kısmen veya tamamen gerçekleştirilmesi için gereken bilgiye, beceriye ve diğer
vasıflara sahip olmadığı durumlarda, danışmalık görevini reddetmek veya yeterli
tavsiye ve yardımı temin etmek zorundadır.(1210.C1)
[1]
Özabacı, N., & Erkan, Z. (2017). Aile danışmanlığı kuram ve uygulamalara
genel bir bakış. Pegem Atıf İndeksi,
38.
[3] “Çocuk
Gelişiminde Yardım İlişkisi Başlıklı Makalenin tüm hakları yazarı Psk. Dnş. Cem
KAYA’ya aittir ve makale yazarı tarafından http://www.tavsiyeediyorum.com/
kütüphanesinde yayımlanmıştır.”