13 Ocak 2019 Pazar

KAMU İÇ DENETÇİLERİ DÜNYANIN NERESİNDE? BÖLÜM I.




2018 yılının son günlerinde, Ülkemiz kamu sektörü iç denetim faaliyetlerinin merkezi uyumlaştırmasından sorumlu olan İç Denetim Koordinasyon Kurulu (İDKK) “Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporunu” yayınladı. [1]
Rapor, kamu iç denetimine ilişkin mevcut durumun iç denetçiler ve üst yöneticilerin değerlendirmeleri doğrultusunda ortaya konulması, beklenti ve ön görülerin anlaşılması amacı ile yapılan araştırmanın sonuçlarını içeriyor.
Araştırma verileri, iç denetim terminolojisi ile “sözel kanıtlara[2]” dayanıyor. Bunun anlamı veriler, anket, odak grup çalışmaları ve yarı yapılandırılmış toplantılar ile elde edilmiş. Toplantılara katılanlar arasında, kamu üst yöneticileri ile birlikte, sivil toplum kuruluşları ve özel sektör üst yöneticileri de bulunuyor.
İç denetçilerin ve üst yöneticilerin, iç denetime ilişkin algılarını yansıtan ve bu nedenle de çok önemli olduğunu düşündüğüm bu araştırma, umarım bir başlangıç noktası olarak kabul edilir ve 5 yıllık periyotlarda düzenli olarak yapılır.
İDKK Anketine katılan kamu iç denetçilerinin %51’i, kurumunda iç denetim faaliyetlerinin etkin bir şekilde yürütüldüğünü düşünüyor. Kamuda iç denetim faaliyetlerinin etkili bir şekilde yürütüldüğünü düşünenlerin oranı ise sadece %19.
Kamu iç denetçileri, iç denetim faaliyetinin etkinliği üzerinde aşağıdaki unsurların önemli olduğunu düşünüyor:
  1. Üst yönetici desteği (%68)
  2. Fonksiyonel bağımsızlık (%17)
  3. Sürekli Mesleki Gelişim (%5)
  4. İdari ve Bütçesel Yapılanma(%5)
  5. Merkezi Uyumlaştırma (4)

Etkinlik için en önemli unsur, “kurum üst yöneticisinin desteği” olarak ifade edilirken,  üst yönetimden(yöneticisinden) destek gördüğünü düşünenlerin oranı sadece %56. Bu durum, iç denetçilerin hem kurumları hem de genel kamu iç denetim faaliyetlerinin etkinliğine ilişkin olumsuz algısının nedenini büyük ölçüde açıklıyor. (İDKK, Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporu, 2018, s. 16,23,25)
Uluslararası İç Denetçiler Enstitüsü (IIA) ise, kamuda etkin, kaliteli ve güvenilir iç denetim hizmetleri için gerekli dokuz unsuru “Kamu Sektörü Yönetişiminde Denetimin Rolü” isimli destekleyici rehberde aşağıdaki şekilde sıralıyor: (Stephen G. Goodson,Kenneth. J. Mory, Jacques R. Lapointe, 2012, s. 6-8)
Kamuda Etkili İç Denetim İçin Gereken Dokuz Unsur
1.İç Denetimin Bağımsızlığı
6.Objektif İç Denetçiler
2.Yasal Zorunluluk
7.Yetkin İç Denetçiler
3.Sınırsız Erişim
8.Paydaş Desteği
4.Yeterli Kaynak
9. Mesleki Standartlar
5.İç Denetim Yöneticilerinin Yetkin Liderliği


Yine IIA tarafından 2012 yılında yayımlanan “Kamu Sektöründe Etkin İç Denetim İçin Gereken Dokuz Unsur” isimli Araştırma Raporunda, 2010 yılı Küresel Araştırma Anketinde kamu iç denetçileri ve iç denetim yöneticileri tarafından verilen yanıtlar çerçevesinde, bu dokuz unsurun küresel ve bölgesel durumu araştırılıyor. (Elizabeth MacRae, Diane van Gils, 2014)
Yazının bundan sonraki bölümü, bu “dokuz unsurdan yedisi[3]” çerçevesinde, İDKK Anketine verilen yanıtların, IIA’in Küresel Anketlerine[4] verilen yanıtlar ile karşılaştırılmasını içeriyor. Umarım bu değerlendirmenin, kamu sektörü dışından denetçiler ve konuya ilgi duyan kişiler tarafından da anlaşılabilmesini  sağlayabilirim, çünkü kamu denetim faaliyetlerinin etkinliği “kamuoyu ilgisini” hakediyor.
Karşılaştırmaya geçmeden önce, kamu iç denetiminin henüz on (10) yıllık bir geçmişe sahip olduğunu belirtmek isterim. Nitekim İDKK’nın araştırmasına katılan iç denetçilerin %70’i, görev yaptığı birimlerin faaliyet süresinin 8-10 yıl arasında olduğunu belirtiyor (İDKK, 2018, s. 13). 2010 Küresel İç Denetim Araştırmasına katılan kamu iç denetçilerinin %60’ının görev yaptığı iç denetim birimlerinin faaliyet süresi ise 11 yıl ve üzerinde (Elizabeth MacRae, Diane van Gils, 2014, s. 13). Dolayısıyla Ülkemiz kamu sektöründe iç denetim faaliyetinin henüz “çok genç” olduğunu söyleyebiliriz.
Şimdi karşılaştırma sonuçlarına geçebiliriz.
1.İç Denetim Faaliyetinin Bağımsızlığı
Bağımsızlık, iç denetim faaliyetinin, denetlenen kurumun müdahalesi olmadan yürütülmesini sağlar. Faaliyetin bağımsızlığı, denetim komitesinin varlığı, fonksiyonel raporlama ilişkileri, iç denetim yöneticisinin atanması ve azli, raporlara yönelik müdahale olup olmaması, üst yönetim ile doğrudan ilişki gibi pek çok konuyla ilgilidir. Nitekim 2010 yılı IIA Küresel Araştırma Raporunda, kamu iç denetçilerinin %92’si, iç denetimin katma değer sağlaması için, bağımsızlığın kilit bir faktör olduğunu düşünmektedir. (Elizabeth MacRae, Diane van Gils, 2014, s. 18)
·Denetim Komitesi: İç denetimin yönetsel sorumluluğu bulunmayan denetim komitesine bağlı olduğu durum, fonksiyonel raporlama açısından ideal durum olarak kabul ediliyor. 2015 yılı Küresel Anketine verilen yanıtlara göre, kamu sektöründe denetim komitesine sahip olma oranı küreselde %67 (Piper, 2015). Bu oran diğer sektörlere (finans, özel şirketler,bhalka açık şirketler, kar amacı gütmeyen kuruluşlar gibi) kıyasla kamu sektöründe daha düşük ancak 2010 yılına kıyasla %12 artmış ve artış oranı diğer sektörlerden yüksek.  (Rittenberg, 2016, s. 5). Anlamı kamu sektörü diğer sektörlerden daha hızlı şekilde denetim komitesi sayısını artırıyor.
· Ülkemiz kamu idarelerinde ise, denetim komitesi bulunmuyor. Kamu iç denetçileri, idarenin en üst yöneticisine (Bakanlıklarda Bakan, Genel Müdürlüklerde Genel Müdür, Üniversitelerde Rektör gibi) bağlı olarak görev yapıyor. Üst yönetici aynı zamanda icranın da başı. Bu noktada uygulama küreselden farklılaşıyor (en azından %67’den). Denetim Komitesi işlevlerinin bir bölümü üst yönetici, bir bölümü ise İDKK tarafından yürütülüyor. Bu yapı içerisinde, Üst Yöneticinin ve İDKK’nın desteği ve sahipliği, iç denetimin bağımsızlığı açısından kritik önem taşıyor. İşte bu nedenle iç denetçiler, üst yönetici desteğinin etkinlik üzerinde en önemli unsur olduğunu düşünüyor.
o    Kamu iç denetçilerinin tamamına yakını (%96)  hem fonksiyonel hem idari olarak üst yöneticiye raporlama yapıyor, yani raporlama ilişkisi tasarlandığı şekilde uygulanıyor. 2010 yılı araştırmasına göre, küreselde kamu iç denetçilerinde idari raporlama için bu oran %81[5].  (Elizabeth MacRae, Diane van Gils, 2014, s. 18)
o    Ülkemiz kamu iç denetçilerinin %85’i, raporlarını herhangi bir müdahale olmadan hazırladığını, %6’sı ise müdahaleye maruz kaldığını söylüyor. 2015 yılı Küresel Anketine göre, küreselde kamu iç denetçilerinin  %26’sı en az bir kez baskıya maruz kaldığını söylüyor. (Piper, 2015, s. 13) TİDE tarafından yapılan araştırmaya göre, bu oran ülkemizdeki iç denetim yöneticileri arasında %34 seviyesinde. (Usluer, 2016, s. 21)
o    Kamuda iç denetimin, yönetim faaliyetlerinden bağımsız bir şekilde yürütülmesi açısından önemli görevleri bulunan İDKK’nın, merkezi uyumlaştırma fonksiyonunu etkili bir şekilde yerine getirdiğini düşünen iç denetçilerin oranı %45’te kalmış. Bununla birlikte, İDKK tarafından geliştirilen İÇDEN yazılımından memnuniyet oranı %65, Rehberlerden %80, mesleki eğitimlerden yine %80. İç denetçilerin %90’ı, İDKK’nın kurumsal kapasitesinin artırılmasının iç denetim faaliyetinin etkinliğini artıracağını belirtiyor. Eksik kapasite ile bu düzeyde memnuniyet sağlayan İDKK’nın, kapasitesinin artırılması halinde kamu iç denetimine sağlayacağı katkıların, muhteşem olacağı anlaşılıyor.
2. Yasal Zorunluluk
İç denetimin yetki ve görevlerinin, kamu kurumunun tüzük ve yönetmeliklerinde yada bir başka yasal belgede tanımlanmasını ifade ediyor. Ülkemizde iç denetim, 5018 Sayılı Kamu Mali Yönetim ve Kontrol Kanununda tanımlanmış durumda, yani ülkemiz kamu sektörü için iç denetim “yasal bir zorunluluk”. 2015 Küresel İç Denetim Anketine cevap veren kamu iç denetçileri arasında %71’i, ülkelerinde kamu iç denetiminin yasal zorunluluk ile kurulduğunu belirtiyor (Piper, 2015, s. 5). Ülkemiz bu konuda küresel sonuçlar ile uyumlu. Bununla birlikte, ülkemizde kamu idarelerinin organizasyonu, birimler, unvanlar vs., önceden teşkilat kanunları ile belirleniyordu, hali hazırda Cumharbaşkanlığı Kararnameleri ile belirleniyor. İç denetim, işte kuruma özgü bu teşkilat kanunu/kararnamelerde yer almıyor. Kamu iç denetçilerinin %88’i, iç denetim faaliyetinin kuruma değer katabilmesi için, teşkilat kanunlarında düzenlenmesi gerektiğini düşünüyor. Yine Araştırma sırasında yapılan görüşmelerde, iç denetim başkanlığının teşkilat kanunları ile düzenlenmemesi nedeniyle, teftiş birimi ile iç denetim birimi arasında görev karmaşası yaşanabildiği, denetlenen birimler nezdindeki iç denetim algısının zayıflayabildiği ve bu durumun denetim çalışmalarını sekteye uğratabildiği görüşü paylaşılıyor (İDKK, Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporu, 2018, s. 32). Bu konuda ülkemize özgü koşullar ve yönetim kültürünün dikkate alınması ve teşkilat kararnamelerine de iç denetim faaliyetinin eklenmesi, en uygun çözüm gibi duruyor.[6]
3.Sınırsız Erişim
İç denetçilerin, görevlerini yürütürken, personel, bina ve kayıtlara, tam ve sınırlandırılmamış erişim imkanına sahip olması gerekiyor. Ülkemiz kamu iç denetçilerinin %71’i bu imkana sahip olduğunu ifade ederken, %14 olmadığını söylüyor (İDKK, Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporu, 2018, s. 30). 2010 yılı Küresel Anketinde sınırsız erişime sahip olduğunu söyleyen kamu iç denetçilerinin oranı %76 (Elizabeth MacRae, Diane van Gils, 2014, s. 21). 2015 yılı Küresel Araştırma Raporuna göre, bu oran globalde (tüm sektörler dahil) %54, Türkiye’de %58 (Usluer, 2016, s. 23). Sınırsız erişim, sadece kamu değil genel olarak iç denetim faaliyetinin etkinliği için kritik unsurlardan biri. Ülkemiz kamu sektörü bu konuda hem global hem de genel ülke ortalamasının ilerisinde görünüyor ancak erişim hakkının sınırlandırıldığını ifade eden %29 (kararsızlar ile birlikte) oranı, yine de oldukça yüksek bir oran.
4. Yeterli Kaynak
İç denetim faaliyetine, sorumluluklarını yerine getirmek için gereken kaynağın (personel, bütçe, teknoloji gibi) sağlanması gerekiyor. Ülkemi kamu iç denetçileri arasında, iç denetime tahsis edilen bütçenin yeterli olmadığını düşünenlerin oranı %23, yeterli olduğunu düşünenlerin oranı %61 (İDKK, Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporu, 2018, s. 31). 2015 Araştırma Raporuna göre, küreselde bütçenin yetersiz olduğunu düşünen kamu iç denetçilerinin oranı %24, ülkemiz oranı ile neredeyse aynı  (Piper, 2015, s. 9) .
Ülkemiz kamu iç denetçilerinin %54’ü, üst yönetimin dış kaynak (danışmanlık, eğitim,teknoloji vs.) sağlanmasına destek verdiğini belirtiyor. İç denetçilerin eğitim ve gelişimine yeterli kaynak ayrıldığını düşünen iç denetçilerin oranı %50. Nitekim iç denetçilerin %59’u, İDKK tarafından düzenlenen eğitimler haricinde mesleki eğitim almıyor.  (İDKK, Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporu, 2018, s. 40,41) .
Kurumdaki iç denetçi sayısının yeterli olduğunu söyleyen iç denetçi oranı ise sadece %37. 2017 yıl sonu itibariyle iç denetçi kadrolarının %57’sinin boş olduğu dikkate alındığında, bu sonuç şaşırtıcı görünmüyor. (İDKK, 2017 Yılı Kamu İç Denetim Genel Raporu, 2018, s. 37)
Araştırma sonuçları, Ülkemiz kamu iç denetçilerinin, en fazla insan kaynağı, eğitim ve dış kaynak kullanımı konusunda eksiklik hissettiğini gösteriyor.
5. İç Denetçilerin Yetkinliği
Ülkemiz kamu sektöründe iç denetim faaliyeti henüz “gençlik” evresinde ancak kamu iç denetçileri mesleki gelişim alanında küresel ortalamaları hızlı yakaladığı anlaşılıyor. Kamu iç denetçilerinin IIA sertifikalarına (CGAP ve CIA) sahip olma oranı %29. Bu oran IIA 2010 yılı Araştırma Raporunda yer alan küresel oran ile aynı. Kısa sürede bu başarının yakalanmış olması sevindirici. Uluslararası sertifikaların dağılımı, küreselde %23 (CIA), %6 (CGAP) iken, ülkemizde %26 (CGAP), %3 (CIA). Ülkemiz iç denetçilerinin ağırlıklı olarak CGAP sertifika sahibi olmasının sebebi, İDKK’nın sağladığı teşvik.
Kamu iç denetçilerinin bir diğer uzmanlık alanı, muhasebe. İç denetçilerin %23’ü muhasebe alanında uzmanlık sertifikalarına (SMMM,YMM, Bağımsız Denetçi) sahip (İDKK, Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporu, 2018, s. 12). 2010 yılı Araştırma Raporuna göre küreselde bu sertifikalara(CA/CPA/ACCA/ACA) sahip olma oranı %15.
Küreselde 2010 yılında CISA(Bilgi Sistemleri Denetçisi) sertifikası sahibi kamu iç denetçisi oranı %7. Bu Raporda yer almamakla birlikte, 2017 Kamu İç Denetim Genel Raporunda, CISA sahibi 5 (%0.5)  kamu iç denetçisi bulunduğu görülüyor. Oldukça düşük olan bu sayı ile ilgili olarak, yine aynı Raporda, “İç denetçiler için, (CISA) eğitimi ve sınav hizmetinin alınmasına yönelik çalışma yapılması konusunda” 27.12.2017 tarihinde “Kurul Kararı” alındığı görülüyor. Umarım bu karar kısa sürede hayata geçirilir ve bu alanda da küresel ortalamalar yakalanır  (İDKK, 2017 Yılı Kamu İç Denetim Genel Raporu, 2018, s. 20).
IIA 2015 yılı Küresel Araştırma sonuçlarına göre kamu sektörü iç denetçileri, veri madenciliği ve veri analizini kullanma konusunda, diğer sektörlerin bir miktar gerisinde, örneğin potansiyel suiistimalin tespiti için veri analizi kullanımı kamu sektöründe (%41) iken, özel sektörde %49, finans sektöründe %56, halka açık şirketlerde ise %51 (Piper, 2015, s. 16). Ülkemiz kamu iç denetçilerinin %56’sı denetim çalışmalarında bilgisayar destekli denetim tekniklerini kullandığını ifade ediyor, %33’ü veri analizi konusundaki eğitimin mesleki yetkinliğini artıracağını belirtiyor  (İDKK, Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporu, 2018, s. 31,39).
      6.Paydaş Desteği
Kamu iç denetim faaliyetinin etkinliği için, iç denetimin yasal dayanağı ve görevlerinin, seçilmiş ve atanmış kamu görevlileri ile birlikte, medya ve hatta vatandaşlardan oluşan geniş bir yelpazedeki paydaşlar tarafından anlaşılması ve desteklenmesi önem taşıyor (Elizabeth MacRae, Diane van Gils, 2014, s. 29).
İDKK Araştırma sonuçlarına göre iç denetçilerin,
  • %74’ü rapor sonrası üst yönetim ile görüşebiliyor, %14’ü görüşemiyor.
  • %53’ü talep ettiğinde üst yönetim ile görüşebiliyor, %24 nadiren görüşüyor veya hiç görüşemiyor.
  • %43’ü 3 ayda bir veya daha sık(her ay ve her hafta), %14’ü 6 ayda bir, %19’u yılda bir kez üst yönetim ile toplanırken, %24’ ü hiç toplanmıyor.
  •  %50’si üst yönetimin iç denetim planı oluşturma sürecini aktif olarak desteklediğini, %25’i desteklemediğini ifade ediyor.
  • %56’sı üst yönetimin iç denetim faaliyetini desteklediğini, %21’i desteklemediğini düşünüyor.
  • %75’i denetlenen birimlerin iç denetim birimlerine yeterli desteği sağladıklarını belirtiyor.

Yukarıdaki yanıtlar bir arada değerlendirildiğinde, üst yönetici ile doğrudan iletişimi olmayan en az %25’lik bir iç denetçi grubu bulunduğu anlaşılıyor (İDKK, Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporu, 2018, s. 16,17,18,19).
IIA 2015 Küresel Araştırma Raporuna göre, küreselde iç denetim yöneticilerinin denetim komitesi ile toplantı sayısı yıllık ortalama 6, bu sayıya şahsen, telefonla ve online görüşmeler dahil (Rittenberg, 2016, s. 7) .
Yine Standart 1111 uyarınca, en azından yılda bir kez, iç denetim yöneticisi ve denetim komitesinin, üst yönetimin katılmadığı özel bir toplantıda bir araya gelmesi bekleniyor, 2015 yılı Araştırma Raporuna göre, bu toplantılar küreselde %75 oranında gerçekleşmiş, İDKK Araştırmasında, bu konuda bir bilgi yer almıyor.
Ülkemiz kamu iç denetçileri arasında, diğer denetim birimleri (%28) ve dış denetim (%37) ile olan koordinasyon ve işbirliğinin yeterli olduğunu düşünenlerin oranı çok düşük.  Diğer güvence sağlayıcı birimler arasında koordinasyon ve işbirliğinin en yüksek olduğu birim, iç kontrol sisteminin kurulması, standartların uygulanması ve geliştirilmesi konularından sorumlu olan mali hizmetler/strateji geliştirme birimi (%55) olarak görülüyor.
Denetlenen birimlerin iç denetime gereken desteği sağladığını düşünen kamu iç denetçilerinin oranının %75 gibi yüksek bir oranda olması, memnuniyet verici (İDKK, Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporu, 2018, s. 21).
     7.Kamu İç Denetim Standartları
Kamu iç denetim standartlarına uyum, sistematik, tarafsız ve kanıta dayalı kaliteli iç denetimin olmazsa olmazı ve etkili kamu iç denetim faaliyetleri için gerekli dokuz unsurun sonuncusu. 2010 yılı Küresel Araştırma Raporuna göre, Standartlara kısmen veya tamamen uyum sağladığını ifade eden kamu iç denetçilerinin oranı küreselde %88 gibi yüksek bir oranda.
Standartlara ve meslek ahlak kurallarına uyum düzeyinin, Kalite Güvence ve Geliştirme Programı (KGGP) ile güvence altına alınması gerekiyor. İç denetim faaliyetinin etkinliğini belirlemeye yönelik performans ölçümleri, denetlenenlerden alınan geri bildirimler, KGGP’nin unsurları arasında.
İDKK araştırmasında, denetlenenlerden anket vb. yollarla geri bildirim alındığını söyleyen iç denetçilerin oranı %52 ile sınırlı, %25 alınmadığını söylüyor. 2017 yılında sadece 40 kamu idaresi iç kalite değerlendirmesi yapmış, İDKK tarafından yürütülmesi gereken dış değerlendirme faaliyeti yürütülmemiş (İDKK, 2017 Yılı Kamu İç Denetim Genel Raporu, 2018). Bu durumda, kamu iç denetiminin Standartlara uyum düzeyine ilişkin bir değerlendirme yapılamıyor. Bu konu, İDKK tarafından öncelikle gündeme alınması gereken bir konu olarak gözüküyor.

IIA rehberleri ışığında, ülkemiz kamu sektörü iç denetimine ilişkin değerlendirmeler için bknz. https://www.linkedin.com/pulse/%C3%BClkemiz-kamu-sekt%C3%B6r%C3%BCnde-i%C3%A7-denetim-faaliyetleri-evren-ermisket?trk=portfolio_article-card_title
2015 İç Denetimin Global Nabzı Raporunun Türkçesi için bknz. http://www.tide.org.tr/uploads/GLOBAL%20PULSE%202015.pdf

KAYNAKÇA
Elizabeth MacRae, Diane van Gils. (2014). Nine Elements Required for Internal Audit Effectiveness in the Public Sector. Altamonte Springs: The Institute of Internal Auditors Research Foundation (IIARF).
İDKK. (2018). 2017 Yılı Kamu İç Denetim Genel Raporu. Ankara: İç Denetim Koordinasyon Kurulu.
İDKK. (2018). Kamu İç Denetim Reform Uygulamalarının Derinleştirilmesi Projesi Kapsamlı Değerlendirme Raporu. Ankara: İç Denetim Koordinasyon Kurulu.
Jiin-Feng Chen, W.-Y. L. (2011). Measuring Internal Audit Value Report III. Altamonte Springs, Florida: The Institute of Internal Auditors Research Foundation (IIARF).
Mohammad Abdolmohammadi,Giuseppe D’Onza,Gerrit Sarens . (2016). Benchmarking Internal Audit Maturity . Altamonte Springs, Florida: The Institute of Internal Auditors Research Foundation (IIARF).
Piper, A. (2015). Auditing the Public Sector Managing Expectations, Delivering Results. Altamonte Springs, FL: Institute of Internal Auditors.
Rittenberg, L. E. (2016). Interacting with Audit Committees The Way Forward for Internal Audit. Altamonte Springs, Florida : The Institute of Internal Auditors Research Foundation (IIARF).
Stephen G. Goodson,Kenneth. J. Mory, Jacques R. Lapointe. (2012). Supplemental Guidance:The Role of Auditing in Public Sector Governance. Altamonte Springs, FL : The Institute of Internal Auditors (The IIA).
Usluer, T. (2016). İç Denetimin Global Nabzı Dinamik Bir Ortamda Fırsatları Yakalamak Dünya ve Türkiye Uygulamalarının Karşılaştırılması. İstanbul: Türkiye İç Denetim Enstitüsü (TİDE).




[1] http://www.idkk.gov.tr/SiteDokumanlari/Manset/DBKonferans2018/ProjeSonucRaporu.pdf
[2] Testimonial Evidence
[3] IIA tarafından etkili kamu iç denetimi için gerekli 5. unsur “İç Denetim Yöneticisinin Güçlü Liderliği”  ve 6. unsur  olan “İç Denetçilerin Objektifliği” konularında İDKK anketinde soru bulunmuyor.

[4] 2010 ve 2015 CBOK (Common Body of Knowledge, Global İç Denetim Ortak Bilgi Tabanı) araştırmaları
[5] Respondents (CAEs only) indicated they had a direct administrative reporting relationship to the CEO/president/head of government agency or the audit committees or equivalent in the organizations.
[6] 5018 Sayılı Mali Yönetim ve Kontrol Kanunu ile düzenlenmekle birlikte ayrıca teşkilat kanunlarında da yer alan mali hizmetler/strateji geliştirme başkanlıkları gibi.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

İÇ DENETİME DAİR DOĞRU BİLİNEN DOKUZ YANLIŞ

Yanlış 1.     Denetim ve iç denetim aynı şeydir. Doğru 1. Her denetim faaliyeti, iç denetim değildir. Bir denetim faaliyetinin i...